Merhaba Animeciler!!!
Söz verdiğim gibi her gün yeni bir yazı ile karşınızdayım. Bu günkü eleştiri hedefim 2016 yilinin en büyük hayal kırıklığlı olan Sousei no Onmyouji!
Neden mi en büyük hayal kırıklığım? Bu sorunun cevabını birazdan size vericem, ama önce size animeler hakkındaki genel bir görüşümden bahs etmek istiyorum.
Benim için en iyi anime yazarın orjinal hikayesine 100% sadık kalan animedir! Tabi cizimlerç grafikler ve s, oldukca önemli ama hikaye hepsinden daha önemlidir. Çiziimleri berbat olmasına ramen mob pshyco 100% sırf hikayesi yani story line çok iyi olduğundan benim için aynı sezon cıkan ve seyirciye görsel bir şölen yaşatan Tales of Zestiria X den daha iyi bir animedir.
Eğer bir anime orjinal hikayeye yani manga ve ya light novele 100% baglı bir biçimde ilerliyorsa animenin kötü olmasının tek nedeni orjinal hikayenin kendisinin kötü olmasıdır, yani yazarın suçudur anime ekibinin değil. Tabi az önce de belirtdiğim gibi gorsel effektler falan da çok önemli ve aşırı itici olduğunda hikaye muhteşem bile olsa izleyiciyio soğuta bilir. Her neyse. Dönelim konumuza.
Mangadan uyarlanan serilerin büyük bir kısmı filler bolumler, light novelden uyarlanan animelerde ise bazı olayların görmezden gelinmesi çok yaygin bir durumdur. Tabi anime şirketlerini bir nebze anlıyorum bunları para kazanmak için yapıyorlar vbe bence ana hikayeye zarar vermediği sürece kabul edile bilir haraketler. Ama Naruto gibi filerlerle izleyiciyi animeden sogutmak veya High School DxD gibi tüm hikayeyi bir birine katmak afv edilemez!
Gelelim Sousei no Onmyouji serisine.
Seinin mangasını okuyanlar bilir muhteşem bir mangadır, hatta karakterler falan biraz daha iyi olsa efsane mangalar arasına bile girebelecek bir kapasiteye sahipdir. Anime ise manganın tozuna bile yetişememiş. Sanki yapımcilar boyle harika bir mangayı nasıl berbat bir animeye cevire biliriz diye oturup birlikde kafa yormuşlar.
Öncelikle animede sevdiyim şeylerden biri müzikleri. Özellikler ilk ve üçüncü opening şarkıları baya iyi. İkinci olarak geçmiş flashback ler zamanı ekranın küçültülmesi ve sanki puslu bir görüntü olmasını çok sevdim.
Öte yandan Shoune anime gelenegi olan haraket isimlerinin soylenmesini hiç sevmedim. Yanlış anlamayın söylemesinler demiyorum, aksine şeytan kovucu animelerinde bilakis Tokyo Ravendeki gibi om sovaka basara falan filan denilmesini seviyorum. Ama şöyle bir sorun var abi neden bu kadar uzun bu haraket isimleri??? ben bitek Rekku MADAN bunu hatirliyorum geri kalanı hepsi en az kelimeden oluşuyor. Rokuronun ikinci mührünü ne sevmedim. İlk başda kullandıgı daha karizmatikdi üzerinde bir şey yazmayan siyah bir mühür.
UYARI!!!! burdan sonrası ağır spoiler içerir!!!!!!
Gelelim Anime ve Manga arasındaki farka ve benim seriden nefret etme sebeplerime.
1.Oncelikle şunu belirtiyim ilk bolum haric diger bolumler hepsi ya filler yada mangadaki olay gidişatına uymadan işlenmiş bölümlerdir. Zaten Maganoya öyle her önüne gelen elini kolunu sallayıp giremiyor. sadece belirli bir seviyyedeki onmiyoujiler maganoya girme hakına sahip. Bu yüzden Rokuro 4cu bolumde Beniodan magano muhrunu almak icin basını egiyor.
2. 5ci bolumde Shimonla karşılaşma aslında hiç bir zaman olmuyor. Shimonla Rokuro Seigen kolunu kaybetdikden sonra Maganoda Yuto ile savaş bitince hastanede tanışıyor.
3. Yuto ile ilk karşılaşmada aslında Seigenin kolunu kaybetdigi savaş oluyor
4. Yuto ile Rokuronun savaşı sırasında Rokuro beyaz bir hale geliyor ve tüm savaşı oyle sürdürüyor. Tabi savaşdan sonra hiçbirşey hatırlamıyor + Bu savaş sırasında Rokuro ve Benionun çocuğu (Tahminimce kız) Rokuronun bilinç altında ortaya çıkıp benim tüm hayallerimi (Mayura x Rokuro) yıkıyor.
5.Rokuronun ve Benionun Yuto ile savaşdan sonraki 1 bölümlük eğitimi animede yer almıyor
Bundan sonra animeyi tam anlamıyla çöpe dönderen deyişikliklerden bahs edicem
1. Animede her köşeden şu anda bir basara çıkıyor, ama mangada Dünyada sadece 11 Basara olduğu ve 11ci sırada Kamui olduğu anlatılıyor ki, şu ana kadar sadece 4, 9 ve 11 ci basaraları mangada gorduk. kısacası Sae dahil olmakla Yuto ile savaşdan sonraki bölumlerin hepsi filler. Arada mangaya uygunlaşdırmak için birkaç hikayeye uygun detay olsa da (Rokuronun geçmişi) aslında tamamen çöp bölümler. Bu arada Anime mangada olan Rokuro ve Yutonun yurt günlerini de henüz yayıbnlamış değil.
2. 12 gardiyanın hepsinin çok çabuk gösterilmesi aslında mangada henüz hepsini görmüş degiliz.
3. 12 Gardiyanın sanki basaralarla birebir mücadele edecek gucleri varmış gibi gosterilmesi. Arima ve En Güçlü gardiyan hariç hiç birinin böyle gücü yok aslında. Ha Tataranın belki vardır o biraz gizemli biri. Yani aslında Basaralar bizimkileri mahv ediyor. 2 basara öldürüyorlar ama bunun için kendileri de ölümden dönüyor ve Benio Tün Onmiyouji Güçlerini KAYBEDİYOR!!! bu konu biraz fazla uzun bura noktalıyorum.
4. Yutonun şu anda Tuchimikado adasında olduğu ve Rokuronu beklediği gerçeginin henuz soylenilmemesi. ve s.
Kısacası anime mangayı tamamen katlemiş durumda ki, bunun en büyük suçlusu bence mangaka. O para için kendi el emeğini ki, bence bir yazar için onuru ve şerefidir kendi eseri, mahv olucagını bile bile satmış.
Bazılarınız "ben manga okumuyorum bana ne" diye bilir. Benim cevabım şu: o zaman sen 32ci bölümdeki anlamsız ve gereksiz dans sahnesini seviyorsu öylemi???
Eğer cevap evetse o zaman bana söyleyecek söz kalmaz.
Sonda animeye ve mangaya bir puan vermek istiyorum. Aslında bitmeden serilere puan vermek huyum degildir çünki beklenmedik olaylar puanını daha sonrada artıra ve ya düşüre biliyor, ama neyse.
Anime Manga
Story 4 8
Characters 6.5 7
Musics 9 -
Scenario(replikler) 6 7
Drawing 6.5 6.5
Personal symphaty 0 8.5
OVERALL 5.5(bu bile fazla) 7.5
SHİROYASHA
SHİROYASHA
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder